Ruh sağlığı bozuklukları insan yaşamının kaçınılmaz bir parçası haline gelmiştir ve sıklıkla psikolojik, klinik araştırmalarda kullanılmaktadır. Histrionik kişilik bozukluğu da geçmişten bugüne kadar psikoloji araştırmalarına sıklıkla konu olan kavramlar arasındadır. Nevrotik hastalık grubunda yer alan ruhsal bir bozukluktur. Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatiksel El Kitabına (DSM-5) göre ise “kişilik bozuklukları” kapsamında yer almaktadır.

 

Histrionik kişilik bozukluğu genellikle kişinin bilinçaltında bastırılan duyguların dışa vurumu olarak tarif edilebilir. Dışa vurum ruhsal bozuklukların fiziksel bozukluğa dönüşmesi ya da fobi gelişmesi şeklinde ortaya çıkabilir. Ebeveynlerin çocukların bakımı konusunda ihmalkar tutum sergilemesi, histrionik kişilik bozukluğu oluşmasının baş etkenlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Diğer nedenler psikolojik başka bozukluklar, fiziksel hastalıklar, sosyo-ekonomik koşullar, toplumsal ya da kültürel etkenler şeklinde sıralanabilir.

 

Histrionik sözcüğü, yanlışlıkları konu edinen tiyatro oyunlarındaki aktörleri temsil etme amacı ile kullanılan “histrione” kelimesinden türetilmiştir. Histrinoik kişilik bozukluğu yaygın rastlanan bir psikolojik bozukluktur. Kişinin ben merkezli oluşu, olayları aşırı abartma isteği, ilginin sürekli üstünde olma talebi, insanlarla kurduğu ilişkilerde yüzeysellik, duygu durumunda dengesizlik ve düzenden kaçma isteği gibi semptomlarla karakterize bir bozukluğudur. Histrionik kişilik bozukluğunda ruhsal dengede yaşanan bozulmalar birden fazla etkene bağlı olarak ortaya çıkabilir.

 

Histrionik kişinin savunma mekanizması dönüşüm ve çözülme şeklinde gerçekleşir. İlkinde mevcut ruhsal bozukluğun etkileri fiziksel olarak dışa vurulur. Bu dışavurumlar bayılma, bölgesel olarak ağrı ve kasılmalar şeklinde gözlenebilir. İkincisinde ise çeşitli ruhsal çözülmelerin histeri ile birlikte ortaya çıkarak ruh sağlığının daha da bozulması şeklindedir. Ruhsal çözülmeler, delirium sendromu, kaygı bozukluğu veya kimlik çözülmesi şeklinde ortaya çıkabilir.

 

Histrionik Kişilik Bozukluğu Neden Ortaya Çıkar?

Histrionik kişilik bozukluğu altında yatan oldukça fazla neden vardır, rahatsızlık hali bu nedenlerin birkaçına aynı anda maruz kalınması ile ortaya çıkabilir. Bu nedenlerin başında aile gelmektedir. Bireyin psikolojisinde doğrudan etkili olan ve onu şekillendiren ilk unsur ailedir. Aile arasında birlik beraberliğin sağlanması, sevgi bağının korunması ruh sağlığının pozitif anlamda gelişmesi için son derece önemlidir. Aşırı baskı altında yetişmiş, özendirme, istismar ve ihmale maruz kalmış, kişisel travma geçmişi olan ve aile öyküsünde genetik yatkınlık bulunan kişilerde daha sık görülen bir problemdir. Kişinin sosyoekonomik durumu, kişisel deneyimleri, içinde bulunduğu toplumun kültürel yapısı ve toplumsal etkileşimleri de histrionik kişilik bozukluğuna neden olan faktörler arasında yer alır.

 

Histrionik Kişilik Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

Histrionik kişilik bozukluğu kişinin dikkat çekmek için aşırı yüksek, duygu yüklü, dikkat çekici ve dramatik tutumlar sergilemesi ile karakterize bir bozukluktur. Belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterse de hemen hepsi kişinin sosyal yaşantısında birtakım sorunlara yol açabilir. Genellikle ergenlik ve erken yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkan rahatsızlık uzman tedavisi gerektirir. Histrionik kişilik bozukluğu belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

 

Dramatik bir tutum sergileyerek ilgi beklemek,

Çevreye karşı olumlu bir izlenim bırakma konusunda takıntılı olmak,

Fiziksel görünüşe gereğinden fazla özen göstermek,

Renkli, ışıltılı, dekolteli ve dikkat çeken giyim tarzı,

Çekince göstermeden sürekli yardım talep etmek,

Sürekli övülme isteği duymak,

Olaylara karşı aşırı duygusal reaksiyonlar vermek,

Cümle içerisinde sıklıkla sevgi sözcükleri kullanmak,

Gerçekçi olmayan ütopik hayaller kurmak,

Hatalarına karşılık başkalarını suçlamak,

Sorumluluk almaktan kaçmak,

Özellikle hemcinslerine karşı gelişen kıskançlık ve çekememezlik,

Sıradan konuşmalar esnasında bile aşırı yüksek sesli tepkiler vermek,

Sürekli yüksek perdeden konuşmak,

Yapmacık tutumlar sergilemek,

Madde bağımlılıkları,

Etki altına kolaylıkla alınabilmek,

Doğruluğu ispatlanmış görüşlere bile karşı çıkarak odak noktası olmaya çalışmak,

Çekici ve kışkırtıcı davranışlar sergilemek,

Çok eğlenceli ve mutlu oldukları anlarda bile birden ağlamaya başlamak,

Konuşma ile uyuşup uyuşmamasını umursamadan kendisi hakkında örnekler vermek,

Toplum tarafından sıradan olarak kabul edilmiş şeyler sıradışı gibi tepkiler vermek,

Karar verme konusunda sürekli ikileme düşmek,

Yüzeysel kişisel ilişkiler kurmak,

Cinselliğe düşkünlük,

Duygu durumunda hızlı değişiklikler,

İlişkilerde ilerleme ve olgunluk gösterememek,

Baştan çıkarıcılık (sedüktivite),

Manipülatif intihar gösterileri sergilemek,

Eleştirilere karşı kapalı olmak,

Özgürlüklerine aşırı düşkün görünümlerine karşılık dışarıya aşırı bağlılık.

Histrionik Kişilik Bozukluğu Tanısı Nasıl Konulur?

 

Histrionik Kişilik Bozukluğu Tanısı Nasıl Konulur?

Histrionik kişilik bozukluğu tanısı klinik psikolog ya da psikiyatrist tarafından konulabilir. Tanı genellikle klinik değerlendirme ile kişinin gösterdiği semptomlardan yola çıkarak konulur. Kişinin gösterdiği semptomlar Amerikan Psikiyatri Birliği'nin (APA) Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-5) kriterlerine göre belirlenebilir. Kesin tanı konulmadan önce diğer psikiyatrik bozuklukların giderilmesi oldukça önemlidir. Çünkü bipolar bozukluk, depresyon ve borderline kişilik bozukluğu gibi rahatsızlıklar bu hastalık ile benzer semptomlar gösterir. Doğru tanının konulması için diğer problemlerin giderilmesi gerekir.

 

Histrionik kişilik bozukluğu testi de tanı yöntemleri arasında yer almaktadır. Bu test Ferguson ve Negy tarafından geliştirilmiştir. Puanlama sistemi “her zaman katılıyorum”, “sıklıkla katılıyorum”, “nadiren katılıyorum” ve “asla katılmıyorum” şeklindedir. Sonuçlar uzmanlar tarafından değerlendirilir ve tanının gerekli olup olmadığı konusunda kararlar alınır.

 

Histrionik Kişilik Bozukluğu Tedavisi Nasıl Uygulanır?

Histrionik kişilik bozukluğu tedavisi kişinin gösterdiği semptomlara ve tercihlerine göre değişiklik gösterebilir. Tedavi boyunca kişi terapisti ile senkronize hareket etmeli, çeşitli hedefler belirleyerek tedaviye destek olmalıdır. Tedavi kişinin sosyal ve kişisel yaşantısını olumsuz etkileyen semptomları kontrol altına almayı ve kişilerarası iletişimi güçlendirmeyi amaçlar.

 

Kişinin gösterdiği semptomları algılayarak terapist desteği ile bu olumsuzlukları gidermeyi hedefleyen psikoterapi yöntemleri ile tedavi sağlanabilir. Psikoterapi bilişsel-davranışçı terapi, psikanalitik terapi ve diyalektik davranış terapisi gibi yöntemleri de kapsamaktadır.

 

Terapist tavsiyesi ile yönlendirilen grup terapileri ve uzmanlar tarafından reçete edilen antidepresan, anksiyolitik ve psikotrop ilaçlar semptomların giderilmesine yardımcı olabilecek diğer yöntemlerdir. Histrionik kişilik bozukluğunda hızla değişen duygu durumunun kontrolünü sağlamak için antikonvülzan ilaçlar, depresif semptomları gidermek için antidepresanlar, anksiyete belirtilerini gidermek için anksiyolitik ilaçlar ve sanrıları gidermek için antipsikotik ilaçlar kullanılabilir.

 

Histerik Kişilik Bozukluğu ve Histrionik Kişilik Bozukluğu

Histeri ve histrionik kavramları kişilik bozuklukları ile ilişkilendirilmiş iki ayrı kavram olarak ele alınmaktadır. Bu iki bozukluk nevrotik ve kişilik örüntüsü kavramları ile bağdaştırılarak birbirinden tamamen ayrı iki durum olarak kabul edilmiştir. Ancak kimi zamanlarda gerek kelimelerin benzerliğinden gerekse geçmiş zamanda “histeri” sözcüğünün “histrionik” sözcüğü yerine kullanılmasından kaynaklı birtakım karışıklıklar yaşanabilmektedir.

 

Histeri kişilik bozukluğu, kişinin kimlik bütünlüğüne ulaşabilmesi, kendi ve karşısındaki kişinin ayrımını bilinç düzeyinde net bir şekilde yapabilmesi şeklinde tanımlanabilir. Bu bozuklukta “bastırma” savunma sisteminin merkezinde yer almaktadır. Histerik kişiler özellikle hemcinslerine karşı belirgin bir çekememezlik ve haset içerisine girerek bir yarış hali oluşturabilir.

 

Histrionik kişilik bozukluğu ise kimlik bütünlüğünün oluşmadığı durumdur. Dağınık ve tutarsızdır. Savunma düzenekleri “bölme” şeklindedir. Kişi ikili ilişkilerinde kendisi ile karşı tarafın ayrımını yapamaz. Duygudurumu cinsiyet farketmeksizin hızla değişmektedir.

 

Histrionik kişilik bozukluğu kişinin günlük yaşantısını ve sosyal hayatını son derece olumsuz etkileyebilecek semptomlarla karakterize bir ruh sağlığı problemidir. Tedavi edilmesi, toplum bilinci oluşturulması ve bu konuda eğitimlerin verilmesi oldukça önemlidir.

 

Sizler de histrionik kişilik bozukluğu belirtileri gösterdiğinizi düşünüyorsanız bir psikolog ya da psikiyatrist ile görüşme sağlamanız tavsiye edilmektedir.

 

Kaynak: www.medicalpark.com.tr