CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nu ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, görüşmenin ardından, "Burası bağımsız bir kurum. Kurumun bağımsızlığı sadece bizim için değil dünya finans piyasaları için de son derece önemli. Sıcak siyasetin Merkez Bankası’na müdahale etmesini asla istemedik ve istemiyoruz da. Bu düşüncemizi de Sayın Başkana ifade ettik" dedi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile Merkez Bankası’nda yaklaşık 1,5 saat görüştü. Kılıçdaroğlu, görüşmenin ardından çıkışta basın mensuplarına açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası’nın bir Cumhuriyet kurumu olduğunu vurgulayarak, 'Cumhuriyet' sözcüğünün kamu kurumları arasında bir Cumhuriyet Savcıları için bir de Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası için kullanıldığına dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, "Burası bağımsız bir kurum. Fiyat istikrarından sorumlu olan bir kurum. Kurumun bağımsızlığı sadece bizim için değil dünya finans piyasaları için de son derece önemli. Sıcak siyasetin Merkez Bankası’na müdahale etmesini asla istemedik ve istemiyoruz da. Bu düşüncemizi de Sayın Başkana ifade ettik. Ayrıca Merkez Bankası’nın yetkilerinin kararnamelerle alınıp başka kurumlara verilmesinin de doğru olmadığını, özellikle Fiyat İstikrar Komitesine vurgu yaparak da ifade ettik" dedi.

'FİYAT İSTİKRARININ OLMADIĞINI GÖSTERİYOR'

Merkez Bankası’nın iyi bir kültürü olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bu kültürün yok olmamasını istedik. İyi bir kadrosu var, kadronun korunması gerektiğini istedik. Bu konuda da elimizden gelen her türlü yardımı da yapabileceğimizi ifade ettik; Merkez Bankası'nın kimliğinin, kişiliğinin korunması açısından. Zam yağmuru geliyor zaten, arka arkaya geliyor. Dövizin kontrol edilememesi, Türk Lirasının sürekli değer kaybetmesi bizim açımızdan da sokaktaki vatandaş açısından da sanayici açısından da bir sorun olarak önümüzde duruyor. Bu konudaki hassasiyetimizi ve büyük ölçüde ifade ettik. Son 45 günde Türk Lirası yüzde 10 değer kaybetti. Bu rakam ciddi bir rakam. Yani 45 günde Türk Lirasının bu kadar büyük değer kaybetmesi fiyat istikrarının olmadığını gösteriyor ve bunun yansımaları sokaktaki insana gelecek. Sokaktaki insan bunun yansımalarından büyük ölçüde etkilenecek. Esnafından tutun, taşeron işçisine kadar veya işçiye kadar veya işsizlere kadar mutfağı büyük ölçüde etkileyecek bu" diye konuştu.

'KARAKIŞ FONU OLUŞTURULMALI'

Dövizin yükselmesine karşı endişelerini de ifade ettiklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Çünkü önümüzdeki kış bir zam yağmuru gelecek. Elektrikten, akaryakıttan, doğal gazdan tutun hemen hemen her alanda ciddi sorunlar çıkabilir. Bu konuda ben grup toplantısında bir 'Kara kış fonu' oluşturulması gerektiğini ifade etmiştim. Burada da ismi 'Kara kış' olmayabilir; ama fakirin, fukaranın hakkını hukukunu korumak açısından, onların pahalı elektrik, doğal gazla karşılaşmamaları açısından en azından bütçelerine belli zaman dilimleri içinde katkıda bulunmak için bir fonun oluşturulması gerektiğini ifade ettim. Bu fon mutlaka olmalı aksi halde bu kış vatandaşlar için çok kötü olacak" diye konuştu.

'KARARI LİYAKATLİ KİŞİLER VERSİN'

Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası'nın bağımsızlığına müdahale eden kişinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu savunarak, "Faiz oranları düşsün veya faiz oranları şu seviyeye insin diye ilk bilgiyi veren, kamuoyunu bilgilendiren kişinin veya bu konuda talimat verdiğini söyleyen kişinin Erdoğan olduğunu biliyoruz. Buradan Erdoğan'a açık ve net çağrı yapıyorum; lütfen Merkez Bankası'nın kurumsal kimliğine saygı göster ve Merkez Bankası'nın faiz yükselir mi, faiz düşer mi bu konuda kararı sen değil bu konuda kararı liyakatli kişiler versinler. Eğer onlar bu kararı verebilirlerse o zaman dünyada pek çok finans kuruluşu da doğal olarak Merkez Bankası'na saygı gösterecektir" ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, açıklamasının ardından soru almadan ayrıldı.

'MERKEZ BANASI'NI HERKESİN SAHİPLENMESİ GEREK'

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinin ardından binanın önünde gazetecilere açıklamada bulundu. Kavcıoğlu, görüşme talebinin Kılıçdaroğlu’ndan geldiğini ve kendisine randevu verdiklerini belirtti. Görüşmede, karşılıklı görüş alışverişinde bulunduklarını söyleyen Kavcıoğlu, "Merkez Bankası, bu ülkenin en gözde, en güzide kurumlarından birisidir. Bu ülkenin her kişisinin sahiplenmesi gereken bir kurumudur. Dolayısıyla Merkez Bankası'nı yıpratan açıklamaların bizi üzüldüğünü, buradan da yine herkese ifade edeyim. Merkez Bankası güçlüdür. Rezervleriyle, rakamlarıyla, fiyat istikrarı anlamındaki mücadelesiyle gereken her şeyi kendi içinde kendi Para Politikası Kurulu ile birlikte almaktadır. Bugün rezervlerimiz 125 milyar dolara yaklaşmıştır. Dolayısıyla herkesin bu rakamları açıklaması ve bu rakamları gündeme getirmesi hem Merkez Bankası'nı daha güçlü kılacaktır hem ülkemizin bu anlamda daha güçlü görünmesini sağlayacaktır. Son 7 ayda 35 milyar dolara yakın gerçek bir rezervi Merkez Bankası'nın artmıştır. Bu Merkez Bankası'nın, ülkemizin gücünü göstermektedir" diye konuştu.

'HER ŞEY DAHA GÜZEL OLACAK'

Kavcıoğlu, dövizin düşmesi için Merkez Bankası’nın bundan sonra nasıl adımlar atacağının sorulması üzerine, "Dünyada doların diğer paralar karşısındaki güçlü gelişimi hepsi önemli, hepsi etkiliyor. Biz de bu anlamda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İnşallah her şey daha güzel olacak" dedi.

'HERHANGİ BİR SIKINTI YOK'

Merkez Bankası’ndaki görevden almaların Kılıçdaroğlu ile görüşmesinde gündeme gelmediğini kaydeden Kavcıoğlu, bir soru üzerine Bankadaki görevden almaların Banka yönetimi tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a iletildiğini söyledi. Görevden almalara ilişkin yanlış spekülasyonlar yapıldığını söyleyen Kavcıoğlu, "Bu bütün kurumlarda olabilen şeyler. Bir kısmı arkadaşların kendi tercihi bir kısmı bizim kendi tercihimiz. Dolayısıyla herhangi bir sıkıntı yok. Bir sıkıntı varmış gibi anlatılması da Merkez Bankası’nı yıpratıyor" diye konuştu.

'SPEKÜLASYON MERKEZ BANKASI’NA ZARAR VERİR'

Merkez Bankası'nın bütün rakamları ve iletişiminin açık olduğunu kaydeden Kavcıoğlu, "Bunların üzerine spekülasyon yapmak bu ülkeye, Merkez Bankası’na zarar verir. Herkes siyaset yapacaksa, bir eleştiri yapacaksa başka şeyler üzerinden yapmaları bu ülkeye daha az zarar verecektir. Merkez Bankası’nı bu kadar çok konuşulur şekilde eleştirmek ve yanlış, haksız şekilde eleştirmek doğru değil. Bu anlamda herkesi daha sağduyulu olmaya çağırıyorum. Bu konuda da Sayın Kılıçdaroğlu ve milletvekili arkadaşlarla hemfikiriz. Onlardan da bunu rica ettiğimde onlar da bunu saygıyla karşıladılar" dedi.

Kılıçdaroğlu’na her şeyi net bir şekilde anlattıklarını söyleyen Kavcıoğlu, "Eğer kafalarında bir soru işareti olursa bize her zaman arayabileceklerini net bir şekilde ifade ettik" diye konuştu.

'BU KARAR HERKESİN KARARI'

Görevden alınan Merkez Bankası yöneticilerinin faiz indirimine karşı olduğu iddialarının sorulması üzerine Kavcıoğlu, "TCMB yıllardır faiz indiriyor, faiz artırıyor. Bu arkadaşların hepsi de yıllardır görev yapıyorlar. Bir insanın bir eleştiri yaparken biraz dersine çalışması lazım. Bu arkadaşlar faiz indirildiği dönemde de bu bankada görev yaptılar. Faiz artırıldığı dönemde bu bankada görev yaptılar. Dolayısıyla böyle bir hassasiyet söz konusu değil. Kaldı ki biz Para Politikası Kurulu olarak bütün teknik ekiple çalışacağız. Bütün verileri, içeride dışarda analiz ederek 21’inde bir karar vereceğiz. Bu anlamda kendi içimizde tabii ki tartışıyoruz; ama bu çok doğal, sonunda bir karar açıklıyoruz. Bu karar herkesin kararı. TCMB’nin kararı bugüne kadar böyle oldu bundan sonra da böyle olacak" diye cevap verdi.

'DÜNYADA BÖYLE BİR TARTIŞMA YOKTUR'

Merkez Bankası’nın rezervleri hakkında bürüt ve net rezerv tanımları hakkında tartışmalara da değinen Kavcıoğlu, kendilerinin bu konudaki tanımlarının IMF tarafından da kabul edildiğini belirterek, "Şu an yaklaşık 125 milyar dolar ortalamanın üzerinde bir rezerv noktasına geldik. Ben arkadaşlardan bunun da konuşulup, tartışılmasını isterim. Bu Türkiye açısından çok önemli ve ekonomik olarak güzel gelişmedir. Eksi rezerv tartışması dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Swapları çıkıyorlar, kamu parasını çıkıyorlar, eksiye düşmek için her şeyi çıkarıyorlar; dünyada böyle bir tanımlama yok" değerlendirmesinde bulundu.


Kaynak: DHA