Gündem

Yolun öteki tarafındaki farklı dünya

Ekmeğin aslanın ağzından midesine indiği günümüzde ekonomik kriz ve zorlu hayat şartları en çok kadınları etkiliyor.

Aydın-Muğla karayolu üzerinde yolun bir tarafında bulunan lüks restoranlarda insanlar bir öğün yemek için 40-50 lira para harcarken, yolun karşı tarafında ızgara ve köfte kokuları altında kadınlar sabahtan akşama kadar 40 liraya çalışarak evinin nafakasını temin etmeye çalışıyor. Yaşanan bu manzara ise yolun iki tarafındaki iki ayrı dünyayı gösteriyor. Çalışmaktan değil zorlu hayat şartlarından yakınan tarım işçileri yevmiyenin düşüklüğünden dert yanarak tarım sektöründe çalışanların da devlet tarafından desteklenmesini istediler.
Aydın’ın 35-40 derecenin altına düşmeyen sıcağında günlüğü 40 liraya ekmek mücadelesi veren kadınların hayat mücadelesi adeta parmak ısırtıyor. Son günlerde dillerden düşmeyen ‘Kadın Hakları’ söyleminin sadece tırnağı ojeli ve kuaförde rutin bakımları yapılmış kadınlar için geçerli olduğunu belirten tarım işçisi kadınlar, hemcinslerinin kadın haklarının savunulmasına yönelik çalışmalarına göstermelik bulduklarını belirttiler. Bugün tarlada veya fabrikada en ağır işi yapan pek çok kadının ekmek mücadelesinden ve evinin iaşesini karşılamaktan başka hiçbir derdi olmadığını belirten kadınlar, “Bu zamana kadar tarlada veya fabrikada hiç kadın hakkı arandığına şahit olmadık. Güçlü ve zengin olan her zaman daha iyi haklara sahip oluyor. Tarım işinde gündelikçi olarak çalışanların da emekli olabileceği bir sistem getirilmesini istiyoruz” diye konuştular.
Çalışmaktan hiçbir zaman şikayetçi olmadıklarını ancak şartların düzelmesi halinde tarladaki kadınların daha mutlu olacağını belirten Şefika Turan, “Tarlada ne iş olsa yapıyoruz. Bu günlerde pırasa dikiyoruz. Gerçekten yolun öteki tarafındaki farklı dünyanın insanları olarak yaşıyoruz. Bir memur bir öğün yemek için bizim çalıştığımız tarlanın karşısındaki restorana gelip bir öğün yemek yediğinde ödediği parayı biz akşama kadar çalıştığımızda kazanamıyoruz. Üstelik bizim işin ne tatili ne de emekliliği var. Sadece sağlıklı olup çalışabildiğin sürece bu yevmiyeyi alabiliyoruz. Bu nedenle devletin tarım işçilerine durumunun iyileştirilmesine yönelik bir düzenleme yapmasını bekliyoruz” diye konuştu.
Devlet memuru ya da sigortalı bir işi olan kadın doğum yaptığında yasal süresi içinde hem maaşını alıp hem de çocuğunu bakabildiğini belirten Leyla Kaya ise “Bu böyle giderse tarımda çalışacak kimse kalmayacak. Tarımın özendirilmesi için sadece mal mülk sahiplerine değil çalışanlara da destek verilmeli” diye konuştu.